17 Temmuz 2008 Perşembe

2002 ÖSS BİYOLOJİ SORU VE ÇÖZÜMLERİ

2002 ÖSS BİYOLOJİ SORU VE ÇÖZÜMLERİ

S1: Diploit (2n kromozomlu) bir canlıda,
I. sperm ana hücresindeki,
II. zigot hücresindeki,
III. yumurta hücresindeki
kromozom sayılarından hangileri, vücut hücresindeki kromozom sayısına eşittir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) I ve II
E) I ve III

Ç1: Diploit (2n) kromozomlu canlılarda, vücut hücreleri (2n) kromozomlu, üreme hücreleri (sperm ve yumurta) ise (n) kromozomlu olur.
Soruda verilen sperm ana hücresi, mayoz bö¬lünmeyle n kromozomlu spermleri oluşturur.
Bu nedenle 2n kromozomludur.
Zigot ise yumurta (n) ve sperm (n) hücre¬lerinin döllenmesiyle oluştuğu için 2n kromo¬zomlu olur.
Cevap D



S2: Belirli bir tür tatlısu alginde, yaşadığı ortamda bulunandan 1000 kat daha fazla K+ bulunmaktadır.
Bu tatlı su algiyle ilgili olarak,
I. K+dengesinin korunmasında ATP harcanır.
II. K+ dengesinin korunmasında ilgili enzimler işlev görür.
III. Algin canlılığını kaybetmesiyle K+ difüzyona uğrar.
yargılarından hangileri doğrudur?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve III
D) II ve III
E) I, II ve III

Ç2: Tatlı su algi bulunduğu ortamdan çok daha fazla (1000 kat) oranda potasyumu (K+) dış ortamdan almıştır.
Bu olayda dış ortam az yo¬ğun olduğu için potasyum alımı aktif taşı¬mayla yapılmıştır.
Aktif taşımada hücre zarındaki enzimler kul¬lanılır ve madde geçişi sırasında enerji har¬canır. Bunun için hücrenin canlı olması gerekir.
Hücredeki fazla olan potasyumun difüzyonla dışarı çıkması da yine aktif taşımayla engel¬lenir.
Hücrenin ölmesi bu engeli yok ede¬ceğinden yoğunluk farkından dolayı dış orta¬ma potasyum geçişi (difüzyon) olur.
Cevap E



S3: Aşağıdakilerden hangisi, mitoz bölünme ile mayoz I bölünmesinin ortak özellikle¬rinden biridir?
A) Homolog kromozomların ayrı kutuplara çekilmesin
B) Kromatitler arasında parça değişiminin gerçekleşmesi
C) Tetratların oluşması
D) Başlangıçtaki kromozom sayısının iki katına çıkması
E) Bölünme tamamlandığında, kromozomların taşıdığı tüm özelliklerin yavru hücrelere eşit olarak aktarılmış olması.

Ç3: Mayoz bölünmenin genel özellikleri olan; ho¬molog kromozom ayrılması, sinapsislerin ve tetratların oluşması Mayoz-I de gerçekleşir.
Bu olaylara mitoz bölünmede rastlanmaz.
Mitoz bölünmede kalıtsal olarak başlangıçta-kinin aynısı iki hücre oluşurken, mayoz bölün¬me tamamlandığında n kromozomlu dört hüc¬re meydana gelir.
Mitoz ve Mayoz-I bölünmelerinin başlamasın¬dan önce, interfaz safhasında hücredeki kro¬mozomlar eşlenerek DNA miktarını iki katına çıkarırlar.
Cevap D



S4: Çürükçül beslenen bir canlıda,
I. sindirim enzimlerinin oluşması,
II. sindirim enzimlerinin besin maddelerini etkilemesi,
III. boşaltım maddelerinin oluşması
olaylarından hangileri, bu canlının hücresi dışında gerçekleşir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) Yalnız III
D) I ve II
E) II ve III

Ç4: Saprofit (çürükçül) beslenen bakteri ve man¬tarlar, dış ortama salgıladıkları enzimlerle, or¬ganik artıkları parçalarlar.
Bu nedenle, sindi¬rim enzimleriyle besinin etkileşimi hücre dı¬şında gerçekleşir.
Virüsler hariç, her canlı hücre sahip olduğu ribozomlarıyla enzimlerini sentezleyebilir.
Bu iş¬lem dış ortamdan alınan veya hücrede üretilen amino asitlerin, hücre sitoplazması ve ribozomlarında birleştirilmesiyle gerçekleştirilir.
Canlılığın devamlılığı için gerekli enerji hücre solunumuyla sağlanır.
Bunun için yağ, protein ve karbonhidratlar hücre içinde parçalanır.
Bu olaylar sırasında oluşan boşaltım maddeleri canlılarda farklı yollarla hücre dışına atılır.
Cevap B



S5: Aynı türün bireyleri arasında görülen farklılıklar iki biçimde olabilir. Bunlardan modifikasyon, çevre koşullarının etkisiyle ortaya çıkar ve kalıtsal değildir. Varyasyon ise, bireylerin kalıtsal yapısındaki farklılıklardan kaynaklanır.
Buna göre, modifikasyon ve varyasyonla ilgili,
1. Bütünüyle siyah renkli bir dişi kedinin bir seferde doğan üç yavrusundan birinin beyaz, birinin gri, birinin de siyah-beyaz benekli olması.
2. Doğduklarında birbirinden ayrılarak farklı ortamlarda yetiştirilen tek yumurta ikizlerinin, boylarının farklı olması.
3. Bir çuhaçiçeği türünün 30 °C tan düşük sıcaklıkta gelişmesi durumunda, çiçeklerin kırmızı renkli; 30 °C tan yüksek sıcaklıkta gelişmesi durumunda ise beyaz renkli olması.
4. Renklenmeleri (pigmentasyonu) normal olan ana-babadan, albino özellikte çocuğun olması.
örnekleri aşağıdakilerin hangisinde doğru olarak gruplandırılmıştır?


Modifikasyon Varyasyon
A) 3 1, 2, 4
B) 1, 4 2, 3
C) 2, 4 1, 4
D) 2, 4 1, 3
E) 1, 2, 3 4


Ç5: Modifikasyon ve kalıtsal varyasyonun tanım¬ları sorunun öncülünde verilmiştir.
Bu tanım¬lara göre, kalıtsal yapısı aynı olan tek yumurta ikizlerinin yaşadıkları çevreye göre farklı boy¬larda olması ve çuha çiçeğinde sıcaklığa bağlı olarak aynı bitkinin farklı renklerde çiçek aç¬ması birer modifikasyon örneğidir.
Siyah renkli bir dişi kediden, farklı renklerde yavruların oluşması kalıtsal bir durumdur.
Çünkü tüy rengi farklı genler tarafından belir¬lenir.
Aynı şekilde renk pigmenti bulunan an¬ne ve babadan, albino (pigmentsiz) çocukla¬rın oluşması (bu durumda anne ve baba heterozigottur ve çocuklarında iki çekinik gen (bir araya gelmiştir) kalıtımla sağlanır.
Cevap C



S6: Aşağıdaki soyağacında, bireylerin kan gruplarının fenotipleri verilmiştir.
Bu soyağacında numaralarla gösterilen bireylerden hangilerinin kan gruplarının homozigot olma olasılığı vardır?
A) Yalnız 1
B) Yalnız 2
C) 1 ve 4
D) 2 ve 5
E) 3 ve 6

Ç6: Bireylerin kan grubu genotipleri ve ataların¬dan aldıkları genleri ayrı ayrı inceleyelim.
Şekilde de görüldüğü gibi 3 nolu birey, 1 nolu bireyden O genini, 2 nolu bireyden ise B geni¬ni alırsa B kan grubunda olabilir.
Bu durumda 1 ve 3 nolu bireyler heterozigot olurlar.
2 nolu birey ise BB veya BO genotipli olabilir.
Burada ise 5 ve 6 nolu bireylerin heterozigot olduğunu görebiliriz. Her iki birey de ataların¬dan bir baskın, bir çekinik gen almışlardır.
Cevap B



S7: Azot atomları işaretlenmiş, esansiyel (temel) amino asitlerle beslenen bir insanın karaciğer dokusu, belirli bir süre sonra incelenmiştir.
İncelenen dokuda bulunan,
I. glikoz,
II. protein,
III. üre,
IV. amonyak
bileşiklerinden hangileri, işaretli azot taşı¬maz?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve III
D) II ve III
E) III ve IV

Ç7: Temel amino asitler, vücutta sentezlenemeyip, dışarıdan hazır alınması gereken amino asit¬lerdir.
Bu besinler vücuda gerekli olduğu için ve kolayca temin edilemediğinden glikoza çevrilmez.
Temel amino asitler, hücrenin ribozomlarında proteinlere çevrilebilir.
Ayrıca solunumda da kullanılabilirler.
Bu durumda ise, amino asitin yıkımı sonucu amonyak oluşur.
Amonyak zararlı bir molekül olduğu için karaciğerde üreye çevrilir.
Cevap A



S8: Bir sporcunun koşmaya başlamasından sonra,
I. soluk alıp-verme merkezlerinin1 uyarılması,
II. dokularda karbondioksit miktarının art¬ması,
III. kanda karbondioksit miktarının artması
durumlarının, ortaya çıkışlarına göre sıra¬lanışı aşağıdakilerden hangisidir?
A) I , II , III
B) II , I , III
C) II , III , I
D) III , I , II
E) III , II , I

Ç8: Koşmaya başlayan bir insanda metabolizma hızlanır.
Metabolizmanın hızlanması ATP üre¬tilmesinin artmasına bağlıdır.
ATP üretimi hücre solunumuyla sağlanır.
Hücre solunumu sonucunda ise, dokulardaki CO2 miktarı artacaktır.
Bu CO2 önce doku sıvı¬sına, oradan da kan kılcallarına geçer.
Kan yo¬luyla solunum merkezine taşınır.
Böylece sol¬unum merkezleri uyarılır.
Soluk alıp verme hızı artarak hem fazla CO2 uzaklaştırılmış, hem de vücuda gerekli O2 alınmış olur.
Cevap C



S9: Belirli bir bölgedeki orman örtüsü kısa süre içinde tamamen yok olmuştur.
Bu yok oluştan sonra, bu bölgede aşağı¬dakilerden hangisinin azalması beklen¬mez?
A) Birincil tüketici sayısının
B) İkincil tüketici sayısının
C) Birim zamanda, birim alandan aşınan top¬rak miktarının
D) Üretilen serbest oksijen miktarının
E) Toprakta tutulan su miktarının

Ç9: Orman örtüsünün yok olması, besin üretimi¬nin durmasına veya çok azalmasına neden olur.
Bu durumda üreticileri yiyen birincil tü¬keticilerin ve bu tüketicilerle beslenen ikincil tüketicilerin sayıları azalacaktır.
Orman örtüsünü oluşturan bitkiler fotosen¬tezle besin ve oksijen üretirler.
Onların yok ol¬ması üretilen serbest oksijenin oranını da azaltır.
Bitkiler ihtiyacı olan suyu kökleriyle topraktan aldıklarından, bitki örtüsünün azal¬ması toprağın su tutma kapasitesini azaltır.
Günümüzün büyük sorunlarından olan eroz¬yon (toprak kaybı) bitki sayısı artırılarak en¬gellenmeye çalışılmaktadır.
Çünkü bitkiler top¬rağın erozyonla aşınmasını engellemekte¬dirler.
Orman örtüsünün yok olması ise eroz¬yonla toprak kaybını artırıcı etki yapacaktır.
Cevap C



S10: Bir bireye belirli bir hastalığa karşı direnç ka¬zandırmak için, iki ayrı zamanda aşı yapılarak bu hastalıkla ilgili antijen verilmiştir.
Aşağıdaki grafik, bu bireyin kanında bulunap antikor miktarının, antijenin ^1. ve 2. kez uy¬gulanmasına bağlı olarak değişimini göster¬mektedir.
Bu grafiğe dayanarak aşağıdaki yargıların¬dan hangisine varılamaz?
A) Antijenin 2. kez uygulanmasında vücuda verilen antijen miktarı daha fazladır.
B) Vücudun, uygulanan antijeni tanıması için belirli bir sürenin geçmesi gerekir.
C) Antijenin 1. kez uygulanmasından sonra oluşan antikor miktarı, belirli bir süreden sonra azalmaya başlar.
D) Antikor oluşumu, antijenin 2. kez uygulan¬masında, 1. kez uygulanmasındakine göre daha kısa süre sonra gerçekleşir.
E) Antijenin 2. kez uygulanmasıyla kazanılan direnç, 1. kez uygulanmasıyla kazanılandan daha güçlü ve daha kalıcıdır.

Ç10: Vücudun sonradan bağışıklık kazanması has¬talığı geçirmekle veya aşıyla (zayıflatılmış mik¬robun vücuda verilmesiyle) sağlanır.
İki yolda da mikrop vücuda girdikten sonra, vücudun zararlıyı tanınması için bir süre gereklidir (B).
Bu sürenin sonunda vücut düşmanını tanır ve ona karşı antikor üretir. Üretilen antikor, anti¬jeni yok eder.
Zararlı yok edildikten sonra kan¬daki antikor miktarı azalır (C).
Artık vücut düşmanını tanıdığı için ikinci kez antijen uy¬gulandığında antikor üretimi daha kısa sü¬rede ve hızlı bir şekilde gerçekleşir (D).
Antijenin ikinci kez uygulanması durumunda kanda daha çok antikor üretilmiş ve vücutta I. uygulamaya göre daha çok antikor kalmıştır.
Bu durumda 2. uygulamada daha kalıcı ve güç¬lü bir bağışıklığın kazanıldığı söylenebilir (E).
İki uygulamada da verilen antijen miktarları hakkında grafiğe bakılarak herhangi bir yo¬rum yapılamaz (Aşıların yaklaşık aynı miktar¬da antijen içerdiği kabul edilebilir.)
Cevap A



S11: Bir ekosistemdeki bir populasyonun,
I. kullandığı besin miktarının ortamda art¬ması,
II. kullandığı besin çeşidinin ortamda azal¬ması,
III. rekabete girdiği türlerin ortamda azalması
etkenlerinden hangileri, ekosistemin bu populasyonla ilgili taşıma kapasitesini artırır?
A) Yalnız I
B) Yalnız III
C) I ve II
D) I ve III
E) I, II ve III

Ç11: Populasyonun taşıma kapasitesi birim zaman¬da (bir döngü sürecinde) bulundurabileceği en fazla birey sayısıyla belirlenir.
Bu kapasite populasyonu etkileyen iç ve dış faktörlerin olumlu etkileriyle artıp, olumsuz etkileriyle azalabilir.
Örneğin yaşanılan ortamdaki besin miktarının artması bu kapasiteyi artırırken, besin miktarındaki azalma daha az bireyin yaşamasına neden olacağından kapasiteyi azaltır.
Her canlı türü farklı kaynaklar yönüyle diğer canlılarla rekabet halinde olabilir.
Aynı kaynak yönüyle rekabet ortamdaki birey sayısı azalta¬bilir.
Rekabetin ortadan kalkması veya azal¬ması ise birey sayısının artmasına neden olur.
Cevap D



S12: Aşağıdaki grafik; bir ekosistemde buluttan bir bitki populasyonundaki bireylerin boy uzun¬luğuyla ilgili dağılımını göstermektedir.
Belirli bir süre sonra, bu populasyonda boyu 5,cm nin altında ve boyu 15 cm nin üzerinde olan bireyler, ekosistem koşullarına bağlı ola¬rak ayıklanmıştır.
Boy uzunluğu kalıtsal olarak saptanan bir özellik olduğuna göre, bu bitki türünün gen havuzunda meydana gelen bu değiş¬me, boy uzunluğuyla ilgili olarak bu türde,
I. kalıtsal farklılıkların azalması,
II. uyum yeteneğinin zayıflaması,
III. evrimleşmenin yavaşlaması
durumlarından hangilerinin gerçekleşme¬sine neden olabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) II ve III
E) I, II ve III

Ç12: Grafik incelendiğinde, boy uzunluğuna göre çok farklı bitkilerin bulunduğu görülebilir.
Ekosistemin koşulları bu gruplardan bazılarını yok etmiştir.
Buna göre populasyondaki kalıt¬sal çeşitlilikte azalmıştır denebilir.
Evrimin temel mekanizması, türü oluşturan bireyler arasındaki kalıtsal çeşitliliğe dayanır.
Değişen çevre şartlarının bu kalıtsal çeşitlilik¬te uygun bireylerin değişimine, uygun olma-yanlarınsa elenmesine neden olur. (Doğal ge¬lişim).
Bu durumda kalıtsal çeşitliliğin azalma¬sı, evrimleşmenin de yavaşlamasına neden olacaktır.
Ekosistemi oluşturan bireylerden iki grubun azalması, populasyonu etkileyen bütün fak¬törlerin üçüncü gruba daha çok etkilemesine neden olur.
Bu da populasyonun uyum yete¬neğini azaltır.
Cevap E

Hiç yorum yok: